Çocuğunuz Marşmelov Testini Geçebilir mi?

marsmelov testiStanford’lı psikolog Walter Mischel’in 70’li yillarda ilk kez uyguladığı, çocuk gelişimi alanının ünlü deneylerinden Marşmelov Testini belki duymuşsunuzdur. Bu çalışmada, küçük çocukların daha büyük bir ödüle ulaşmak için anlık tatminlerini ne derece erteleyebildikleri yani öz-kontrol kapasiteleri araştırılır. Araştırmacı anaokulu öğrencilerine 2 seçenek sunar: ilk seçenek, çocuğun önüne konan görüntüsü oldukça çekici marşmelovu hemen yemesi, ikinci seçenek ise marşmelovu hemen yemek yerine yaklaşık 15 dakika beklemesi ve bu sayede ikinci bir marşmelov daha kazanmasıdır. Hayatın iyi bir özeti olan bu eğlenceli deneyde çocukların bir kısmı önüne konan marşmelov yememek için elleriyle gözlerini kapatırken, bir kısmı şekeri görmemek için kafasını başka yöne çevirmiş, diğerleri masayı tekmelemiş, at uyruğuyla oynayarak kendini oyalamaya çalışmış ve bir kısmı da sanki küçük bir kedi gibi marşmelovunu okşamış. Hangi yöntemle olursa olsun çocuklardaki 2. marşmelovu elde edebilecek şekilde bekleme kapasitesi ile ilerleyen yıllardaki gelişimsel sonuçlar arasında anlamlı bağlantılar bulunmuş. Deneyde sonuna kadar bekleyebilen çocukların SAT skorlarından, genel akademik başarılarına kadar eğitimsel performansları daha yüksek çıkmış. Hatta anaokulu yıllarında anlık tatminini erteleyebilen çocukların 10 yıl sonra vücut indeksleri daha iyi bulunmuş, yani 2 marşmelov elde etmek için bekleyebilen çocukların fazla kilo ya da obezite riski daha düşük. Yetişkinlik döneminde ise anaokulu yıllarında anlık tatmini erteleyebilen bireylerin karar verme, planlama, sosyal davranışları yönetebilme gibi becerilerimizin bağlı olduğu beyin bölümü olan prefrontal korteks aktivitelerinin daha fazla olduğu bulunmuş. Hatta, marşmelov testini geçen çocukların yetişkinlikte boşanma oranlarının daha düşük olduğu ortaya çıkmış.

Öyleyse bu önemli becerinin gelişimi için ebeveyn olarak bizler nelere dikkat etmeliyiz?

Ebeveynlerin bu konuda dikkat edebilecekleri 5 ayrı başlıktan bahsedebiliriz:
Mahrumiyet, Ödülü Vurgulamama, Dikkati Olumlu Yöne Kaydırma, Soyutlama ve İç Ses.


Mahrumiyet

Marşmelov testinden geçen çocukların kullandığı en net stratejilerden biri, gözlerini kapamak ya da başka yöne bakmak gibi şekeri görmeme çabası olmuş ve gerçekten de çocuklar çekici nesneyi görmeyince istememeyi başarmışlar. Bu yöntem ebeveynlerin de çoğu zaman doğal olarak kullandığı ve biz uzmanların da sıkça tavsiye ettiğimiz yaklaşım aslında. “Çocuğunuzun çikolata yemesini istemiyorsanız evinizde bulundurmayın.” ya da “ İpad, telefon diye daha fazla mızmızlanmasını istemiyorsanız siz de onun yanında telefonunuzu kullanmayın.” yaklaşımı gibi. Yani “Gözden uzak, gönülden ırak” sözünün net bir yansıması. Arzu nesnesini saklamak, çocuğunuzun talebinin yoğun olduğu anlarda sakinleşmesi için en etkili yoldur ve rahatlıkla kullanılabilir. Bu yöntem, çocuğun kendini kontrol becerisi kazanma süreci bakımından kulağa biraz kandırmaca gibi gelse de, büyüdükçe çocuğunuza bazı şeyleri gözden uzakta tutmanın anlamını ve faydasını açıklayabilir, onun da kendisi için bu öz-kontrol stratejisini kullanıp içselleştirmesini sağlayabilirsiniz.

Ödülü Vurgulamama
Marşmelov testinden geçebilen öz-kontrol becerisi yüksek bir çocuk yetiştirmenin diğer bir formülü Ödülü Vurgulamamak hatta çocuk yetiştirme sürecinde ödülü bir davranış şekillendirme unsuru olarak kullanmaktan tamamen kaçınmaktır. Buna rağmen çoğu kaynaktan, “Çocuğunuzun kötü davranışını cezalandırmak yerine olumlu davranışını ödüllendirin.” tavsiyesini duymuşsunuzdur. Gerçekten de hepimizin, özellikle işler iyice kontrolden çıktığında ve ebeveyn olarak çaresiz kaldığımızda “Uslu durursan çikolata vereceğim/ tv’yi açacağım” diyerek durumu rahatça kurtardığımız olmuştur. Ancak Marşmelov testinde araştırmacılar, eğer çocuğa ödül vurgusu yapılırsa (Örneğin, marşmelovun ne kadar lezzetli ve yumuşak olduğundan bahsetmek gibi) çocukların kesinlikle bekleyemediğini gözlemlemişler. Ödülün vurgulanması çocukları marşmelov konusunda takıntılı hale getirip kendini kontrol etme kapasitesini bozmuş. Günlük yaşamda da çocuğunuzu, ödülle motive etmeye çalışırsanız ödül çekici olduğu sürece davranışsal hedefe ulaşabiliriz ama çocuğa kendi mantıklı, bilinçli çıkarım ve seçimiyle doğru kararı vermeyi öğretmiş olmayız. Örneğin, okula gitmek için bir türlü giyinmeyen çocuğunuza, hemen hazırlanırsan çikolata vereceğim demek o gününüzü kurtarabilir ama kendi seçimiyle düzgün bir şekilde giyinip okula rahatça yetişmenin doğal olumlu sonucunu ya da vaktinde giyinmediği için geç kalıp pijamalarla gitmenin doğal olumsuz sonucunu göstermediği için çocuğunuzun öz-kontrol becerisiniz geliştirmez.

Dikkati Olumlu Yöne Kaydırma
Çocukların marşmelov testinden geçmesini sağlayan unsurlardan bir diğeri ise eğlenceli başka şeyler düşünmek olmuş yani Dikkati Olumlu Yöne Kaydırma. Örneğin, bazı çocuklar şarkı söyleyerek bazıları başka güzel yiyecekleri düşünerek zihinlerini meşgul etmişler. Benzer şekilde, çocuklara verilen ellerinde tutup oynayabilecekleri yumuşak bir oyuncak da marşmelov testinden geçebilme oranını arttırmış. Ancak testin farklı versiyonlarında denenen, bekleme süresi boyunca çocuğun dikkatini olumsuz düşüncelere yönlendirme yaklaşımı kesinlikle işe yaramamış. Örneğin, bekleme süresi boyunca bir yerden düştüğünü ya da canının yandığını düşünmesi istenen çocuklar, olumsuz düşüncelerin yarattığı stres dolayısıyla öz-kontrol kaybı yaşamışlar ve marşmelovu ödülü beklemeden hemen yemişler. Adeta marşmelovu strese karşı bir teselli aracı olarak kullanmışlar. Özetle ebeveynler olarak, günlük hayatta çocuklarımızın davranışlarını yönlendirirken olası ceza ya da diğer olumsuz, stres içeren sonuçlara vurgu yapmamız geri tepecektir. Çocuklarımızın öz-kontrol becerisini geliştirmek için yapılması gereken, onlara olumlu düşüncelere odaklanmayı öğretmek ve kendilerini olumlu aktivitelerle meşgul etmek konusunda rehberlik etmek gibi gözüküyor.

Soyutlama
Marşmelov testinde soyutlama yapması, yani marşmelovu bir resim olarak düşünmesi ya da bir bulutmuş gibi hayal etmesi için yönlendirilen çocuklar da daha başarılı olmuşlar. Soyutlama stratejisinin istekler konusunda öz-kontrolü arttırıcı etkisi, beyinde bilişsel ve duygusal süreçlerin davranışlara farklı etkide bulunmasından kaynaklanır. Beyinde bir an önce marşmelovu yeme arzusunu tetikleyen duygusal tepkinin etkisini, soyutlama stratejisiyle entelektüel düzeye taşımış ve böylece yumuşatarak daha kontrol edilebilir hale getirmiş oluruz. Soyutlama ile öz-kontrolü arttırma stratejisi günlük hayatta 4,5 yaştan önce çok işe yaramayacaktır ama büyümüş çocuğunuz bundan sonra sizden olmayacak bir şeyler istediğinde bu yöntemi denemeye çalışabilirsiniz. Mesela, çocuğunuz sizi oyuncakçıda 100. oyuncak arabasını almak için zorladığında onu, “bu alışveriş merkezinde vitrininde araba resmi olan kaç tane mağaza var acaba?” sorusuyla yönlendirerek kendini kontrol kapasitesini geliştirme egzersizi yaptırmayı deneyebilirsiniz.

İç Ses
Öz-kontrolü yüksek yani 2. şekeri elde edebilmek için 15 dk bekleyebilen bir çocuk yetiştirmenin konuşacağımız son formülü, ona iç sesini kendini kontrol ve teselli amacıyla kullanmayı öğretmek olacaktır. Araştırmacılar, test sırasında kendi kendine konuşup “beklersem iki marşmelovum olacak, beklersem iki tane yiyebileceğim…” vb. ifadelerle bekleme süresi boyunca durumu sözel olarak tekrar eden çocukların daha başarılı olduğunu bulmuşlar. Günlük yaşamınızda bu beceriyi çocuğunuza kazandırmak için, çocuğunuzdan her zaman isteklerini net ifadelerle ve sözel olarak tekrar etmesini isteyebilirsiniz. Yerine getiremeyeceğiniz bir şey istediğinde ise örneğin, eve dönme vakti çoktan gelmiş olmasına rağmen parkta daha fazla kalmak istiyorsa onu “eve dönüyoruz” şarkısına başlamak için motive etmeyi ve yol boyunca birlikte bu şarkıyı söylemeyi deneyebilirsiniz. Umarım bu stratejileri öğrenmek hoşunuza gitmiştir ve öz-kontrolü yüksek çocuklar yetiştirme konusunda işinizi kolaylaştıracaktır.

Sinem Olcay Kademoglu
Uzman Psikolog (Aile ve Çocuk Gelişimi)
www.istanbulparentingclass.com